Dün akşamın etkisi ile bu sabah biraz geç kalkıyoruz. Dışarıda yapmaya çalıştığımız kahvaltı girişimi başarısız olunca, tekrar otele dönüp dün yaptığımız kahvaltıdan yapıyoruz. Kahvaltı sonrası, ölü yakma törenlerinin yapıldığı “Peshupatinath tapınağına” gitmek için bir taksi bulmak üzere yine sokaktayız. Otelin çok yakınında bir taksi buluyor ve tapınağa doğru yola çıkıyoruz. Tapınağa geldiğimizde taksici isterseniz bekleyeyim diyor. Biz de bugün gideceğimiz diğer yerleri söyleyip, alaşağı ver yukarı pazarlıkla adamı 3000 Rs ‘ye tüm gün bağlıyor ve beklemeye bırakıyoruz. Akabinde tapınaktayız, giriş bilet ücreti olan 1000 Rs’yi verip giriyoruz içeriye.
Büyük bir tapınak, bol fotoğraf çekiyorum. Ölü yıkama ve yakma ritüellerini izliyoruz. Törenlerden çok fazla çekmek istemiyorum, ailelerin normal karşılamasını beklemek doğru olmaz. Beş, altı kare ile yetiniyorum. Yakılan bedenlerin külleri Ganj gibi kutsal sayılan “Bagmati” nehrine atılıyor. Bu tapınak Hindular için oldukça kutsal. Ayrıca tapınaktaki bazı kapalı mekânlara Hindu dışında yabancı alınmıyor. Biz de dışarıdan fotoğraflamakla yetiniyoruz. Dolaştıktan sonra ayrılıyoruz.
Sonraki durak bir Budist tapınağı “Boudhanath Stupa”. Budistler için hac yeri ve en kutsal saydıkları yerlerden. Taksici anlaştığımız gibi bekliyor bizi. Tapınak buraya oldukça yakın. Beş, on dakika içinde varıyoruz. Biletler 400 Rs. Yine Ayçin ve ben giriyoruz. Çok büyük değil. Hemen hemen her yerde olduğu gibi girişten sonra tapınağın etrafı turistik eşya dükkânları, kafe ve restoranlarla çevrilmiş. Nepal’de her şey satmak üzere şekillenmiş. Turizm iyi bir gelir kapısı sanırım. Tapınağı gezip, bir üst katta, açıkta, saat yönünde, yalınayak bir tur dönerek hac görevimizi tamamlıyor ve fotoğraflarımızı da çekerek ayrılıyoruz.
Önce Gülten ve Hamit sonra da taksici ile buluşup bir sonraki hedef olan “Maymun tapınağı” için yola koyuluyoruz. Maymun tapınağı “Swayambhu Stupa” bugünün son ziyareti. Ulaşıyor ve bu sefer 200 Rs ‘ye biletlerimizi alarak giriyoruz içeriye. Hindistan’da ki Maymun tapınağındaki kadar maymun yok burada. Olanları fotoğraflıyoruz. Maymun az ama buranın iyi yanı Katmandu’nun panoramik görüntüsü. Epey yüksekteyiz. Onu da fotoğraflıyoruz.
Budist tapınaklarının hemen hemen hepsinde dua çarkları, tekerlekleri var. Bunlar dünyanın her hangi bir yerinde çevrilirse ve dua bayrakları dalgalandığında bu öğreti yayılmaya devam edecek demekmiş. Tabii buna bizde cürmümüz kadar katkıda bulunuyoruz. Bu tapınakta dev bir tane ve etrafta çeşitli boylarda bir sürü tekerlek var. Her tapınakta bir kubbe ve kubbede her yerden görünen bilgelik ve merhameti simgeleyen gözler var. Ne yalan söyleyeyim bana Orson Welles’in 1984 filmini anımsatıyor. Bir de 13 sayısı önemli. Ya kat olarak ya da kule olarak bu sayıda bir şeyleri ekliyorlar tapınaklara. Bu sayı Budizm’in aydınlanma yolunda çıkılması gereken basamakları tanımlıyormuş. Batıda onun için uğursuz demişlerdir belki, Nirvana’ya ulaşan insan korkusundan. Tapınaktan çıktıktan sonra taksi ile otele dönüp, taksicinin parasını ödüyoruz. Ertesi gün için de planımızı anlatıp pazarlığımızı yapıyor ve 8000 Rs ‘den 5000 Rs ‘ye düşürerek anlaşıyoruz. Yarın da rahatız. Otelde biraz dinlendikten sonra çıkıp daha önce yolda görerek girip bilgi aldığımız bir acenteye gidiyoruz. Amacımız 2 gece 3 günlük bir safari turu satın almak. Daha önce pazarlığımızı yapmıştık. 100 $ ‘a alıyoruz 115 $ olan paketi. Tabii kişi başı, her şey dâhil. Uras‘a küçük olduğu için 10 $ daha indirim yapıyorlar. 100 $ kaparo vererek anlaşıyoruz. Yarından sonra, ayın üçü sabahı yola çıkacağız.
Acenteden çıkıyoruz, yemeğe daha var, biraz alışveriş zamanı şimdi. Her gezide olduğu gibi tişört ve açacak için bakıyorum mağazalara. Tişörtler tamam ama açacak yok yine. Şans işte aramaya devam. Alışverişten sonra otele yakın bir yerde momo yiyerek otele dönüyoruz. Akşam bira ve sohbet faslından sonra yatmaya gidiyoruz. Yarın epey erken kalkacağız.